Sermâyeyi Çalıştıran Şahsın Nafakası:

Seferde bulunduğu müddetçe şehire dönünceye kadar sermâyeyi çalıştıran şahsın nafakası ortaklığa ait sermâyeden karşılanır. Yolculuğu şer’î sefer (en az 90 km) müddetinden az da olsa; ailesinin yanında gecelemiyorsa, yine aynı hüküm geçerlidir. Ama ailesinin yanında geceliyorsa, nafakasını kendi parasıyla karşılar. Başka bir şehre yerleşir veya orada evlenirse, orası da kendi aslî memleketi gibi olur. Yani sermâyeyi çalıştıran şahıs, kendi ailesinin yanında ve şehrinde iken tedâvi için kendi malından harcadığı gibi, yiyeceği, içeceği gibi masrafları da kendi malından yapar.

Sermâyeyi çalıştıran şahıs seferden kendi şehrine döndüğünde, sermâyeden aldığı giyecek ve yiyecekten artanını geri sermayeye katar.

Sermâyeyi çalıştıran şahsın sabah gidip, akşam dönmesi mümkün olan şehir dışındaki bir pazar, şehir pazarı hükmünde olup masrafları kendi malından yapar. Eğer şehir dışındaki pazara sabah gidip akşam dönmek mümkün olmazsa, o pazar sefer hükmünde olup masrafları sermâyeden yapar.

Sermâyeyi çalıştıran şahsın nafakası; uyumak için yatak, yeme, içme, giyinme; seyahat için binek, bineğin yemi, çamaşırcı ücreti, hamam parası, kandil yakıtı, odun gibi devamlı lâzım olan ihtiyaçlarının karşılanması için lâzım olan paradır. Bu türden olan harcamalar, israf edilmeksizin sermâyeden harcanır. Sermâyeyi çalıştıran şahsa; örfe göre emsallerine verilen miktarda nafaka verilir. Eğer sermâyeyi çalıştıran şahıs, yemesinde, içmesinde ve diğerlerinde âdet olunandan ziyâde harcarsa, bu ziyâde harcadığı miktarı öder. Sermâyeyi işletmede, kendisi ile beraber çalışan köle ve bineklerin nafakası da karşılanır.

Kâr ortaklığı akdi fâsit ise, sermâyeyi çalıştıran şahsa nafaka verilmez. Çünkü o ücretle tutulmuş bir işçi gibi olur. Ücretle tutulmuş olan işçinin nafakası ise kendisine aittir.

Nafakayı sermâyeyi çalıştıran şahıs kendi parasıyla veya borç ederek karşılamışsa, verdiği parayı sermâyeden alır.

Bir kimse, bir şahsın parasını kârı tamamen o şahsa ait olmak üzere hayrına çalıştırsa, bu kimsenin sermâyeden harcaması câiz olmaz.

Sermâyeyi çalıştıran şahsın harcadığı miktar, önce elde edilen kârdan hesap edilir, kârdan geri kalan kısım mal sahibi ile sermâyeyi çalıştıran şahıs arasında taksim edilir. Sermâyeyi çalıştıran şahıs, kendi malı ve kâr ortaklığına ait sermâyeyle yahut iki kimseye ait olan iki mal ile sefere gitse, hisse ile harcar; yani, kâr ortaklığına ait olan malın masrafını o maldan; kendi malının masrafını, kendi malından; iki kimseye ait olan malların masrafını, o kimselerin mallarından yapar.