﴿ وَاِذْ قَالَ لُقْمٰنُ لِابْنِه۪ وَهُوَ يَعِظُهُ يَا بُنَيَّ لَا تُشْرِكْ بِاللّٰهِۜ اِنَّ الشِّرْكَ لَظُلْمٌ عَظ۪يمٌ ﴿١٣﴾ ﴾
13. Ey Resûlüm! Lokman, oğluna nasihat ederek, ″Oğulcuğum! Allah’a şirk koşma. Şüphesiz ki şirk, elbette büyük zulümdür″ dediği vakti zikret.
İzah: Bu Âyet-i Kerîme ile ilgili olarak Abdullah İbn-i Mes’ud Radiyallâhu anhu şu Hadis-i Şerif’i nakleder:
لَمَّا نَزَلَتْ {الَّذِينَ آمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُوا إِيمَانَهُمْ بِظُلْمٍ} شَقَّ ذَلِكَ عَلَى الْمُسْلِمِينَ فَقَالُوا يَا رَسُولَ اللّٰهِ أَيُّنَا لَا يَظْلِمُ نَفْسَهُ قَالَ لَيْسَ ذَلِكَ إِنَّمَا هُوَ الشِّرْكُ أَلَمْ تَسْمَعُوا مَا قَالَ لُقْمَانُ لِابْنِهِ وَهُوَ يَعِظُهُ {يَا بُنَيَّ لَا تُشْرِكْ بِاللّٰهِ إِنَّ الشِّرْكَ لَظُلْمٌ عَظِيمٌ} (خ م عن عبد اللّٰه)
″Îman edenler ve îmanlarını zulümle (şirkle) karıştırmayanlar var ya, işte korkudan emin olacak olanlar onlardır. Hidâyete nâil olanlar da onlardır″[1] diye geçen âyet nâzil olduğunda, bu husus Müslümanlara ağır geldi. ″Yâ Resûlallah! Hangimiz zulüm yapmadık ki?″ dediler. Peygamberimiz Sallallâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki: ″Burada kastedilen siz değilsiniz. Burada geçen zulümden maksat, şirktir. Hz. Lokman’ın oğluna nasihat ederken, ″Oğulcuğum! Allah’a şirk koşma. Şüphesiz ki şirk, elbette büyük zulümdür″[2] dediğini duymadınız mı?″[3]