ZUHRUF SÛRESİ

﴿ وَلَا يَمْلِكُ الَّذ۪ينَ يَدْعُونَ مِنْ دُونِهِ الشَّفَاعَةَ اِلَّا مَنْ شَهِدَ بِالْحَقِّ وَهُمْ يَعْلَمُونَ ﴿٨٦﴾

86. Allah’ı bırakıp da ibâdet ettikleri ilahlar, şefaate muktedir değildir. Ancak bilerek hakka şâhitlik edenler müstesnâ.

İzah: Müfessirlerin beyanına göre; uydurma ilahlar, putlar şefaat etme imkânına sahip değildir. Kendilerine ibâdet edenlere şefaat edemezler. Ancak bilerek hakka şâhitlik edenler müstesnâdır. Bunlar da, Üzeyr ve Îsâ Aleyhimesselâm’dır. Bunların şefaati haktır.[1] Çünkü bunlara ilah diye tapılmış olunsa da, bunlar hakikatte tevhid inancında olan hak Peygamberlerdir. Ancak bu zâtlar kendilerine ilah diye tapanlara şefaat etmeyeceklerdir.


[1] Şefaat hakkında geniş bilgi için Sûre-i Bakara, Âyet 255 ve izahına bakınız.