NEBE SURESİ

﴿ اَلَمْ نَجْعَلِ الْاَرْضَ مِهَادًاۙ ﴿٦﴾ وَالْجِبَالَ اَوْتَادًاۖ ﴿٧﴾ وَخَلَقْنَاكُمْ اَزْوَاجًاۙ ﴿٨﴾ وَجَعَلْنَا نَوْمَكُمْ سُبَاتًاۙ ﴿٩﴾ وَجَعَلْنَا الَّيْلَ لِبَاسًاۙ ﴿١٠﴾ وَجَعَلْنَا النَّهَارَ مَعَاشًاۖ ﴿١١﴾ وَبَنَيْنَا فَوْقَكُمْ سَبْعًا شِدَادًاۙ ﴿١٢﴾ وَجَعَلْنَا سِرَاجًا وَهَّاجًاۖ ﴿١٣﴾

6-13. Biz, yeryüzünü döşek yapmadık mı?* Dağları da kazık yapmadık mı?* Ve sizleri çiftler olarak yarattık.* Uykunuzu da sizin için bir istirahat zamanı kıldık.* Ve geceleri örtü kıldık.* Gündüzü de maişet vakti kıldık.* Ve üstünüzde muhkem yedi gök bina ettik* ve çok prıldayan bir kandil (güneş) yarattık.

İzah: Âyet-i Kerîme’de: ″Dağları da kazık yapmadık mı?″ diye buyrulmaktadır. Bu husus Sûre-i Lokmân, Âyet 10’da: ″… Yeryüzünde de, sizi sarsmasın diye sâbit dağlar koydu…″ ve Sûre-i Enbiyâ, Âyet 31’de:İnsanları sarsmasın diye yeryüzüne sâbit dağlar koyduk…″ diye geçmektedir. Allah’u Teâlâ bu âyetlerde, dünyânın yaratılışından bahsederken, yer yüzeyinin hareket etmemesi için, dağları yaratarak sâbit kıldığından bahsetmektedir. İşte Allah’u Teâlâ Âyet-i Kerîme’de: ″Dağları da kazık yapmadık mı?″ diye buyurarak, bu olayı haber vermekte ve dağlarla yer yüzeyini kazık gibi sâbitlediğinden bahsetmektedir.

Bu hususta Peygamberimiz Sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

لَمَّا خَلَقَ اللّٰهُ عَزَّ وَجَلَّ الْأَرْضَ جَعَلَتْ تَمِيدُ فَخَلَقَ الْجِبَالَ فَأَلْقَاهَا عَلَيْهَا فَاسْتَقَرَّتْ… (حم عن انس بن مالك)

Allah’u Teâlâ, yeryüzünü yarattığında yeryüzü sallanıyordu. Bunun üzerine dağları yaratıp onun üstüne kondurdu da yeryüzü durgunlaştı…[1]

Kur’ân’ın indirildiği dönemde, hiçbir insan tarafından bilinmeyen bu hâdise, günümüzde jeolojik bulgular sonucunda ortaya çıkarılmıştır. Dağların sâdece yüzey yükseltilerinin olmadığı, dağ kökü adı verilen kısımları ile kimi zaman kendi boylarının on, on beş katı kadar yerin altına doğru uzandığı tespit edilmiştir. Dağlar bu yapısıyla, hareket hâlindeki büyük tabakaların birleştikleri noktalarda, yukarı doğru yükselerek ve aşağı doğru inerek hareket hâlindeki yer yüzeyini, tıpkı bir kazık gibi birbirine sâbitlemektedir.

İşte bu hâdise de, Kur’ân’daki mûcizelerdendir.


[1] Ahmed b. Hanbel, Müsned, Hadis No: 11805.